9 Ekim 2010 Cumartesi

iyi ki varsın Gulnora

Hamileliğimin onuncu haftasında, plasentamın önde yerleşmesi nedeniyle kanamalarım başladı. Kanamalarım başladıktan bir ay sonra da çok sevgili kayınpederim, onu kaybetmemize neden olan bir hastalığa yakalandı. Hamileydim, hastaydım, üzgündüm, yalnızdım, benden ilgi bekleyen rutini bozulmuş, üç yaşında bir çocuğum vardı, eşim hiç olmadığı kadar meşgul ve benden uzaktaydı.

Bir cumartesi günü liseden arkadaşım Ayşenin yolladığı iki yabancı bayan evime geldiler.
Çaresizdim, o da öyle. Dört çocuğunu geride bırakmış, dünyanın öbür ucuna çocuklarının karnını doyurabilmek için gelmişti.
Geçen hafta bir yıl oldu bizimle yaşamaya başlayalı.
Daha çok kalsın diyemiyorum ama iyi ki onu tanıdım iyi ki benim evime geldi.

Evinde yabancı yatılı yardımcı çalıştıracak, çalışan ve çalışmayan anneler için kendi tecrübelerimden derlediğim birkaç altın kuralı yazmak istiyorum

  • sizin için olduğu kadar onlar içinde aynı evi paylaşıyor olmanın zor birşey olduğunu hatırlayın
  • kendi ülkelerindeki koşullara göre çok iyi para veriyoruz demeyin, bir süre sonra onların maaşları kadar parayı düşünmeden nerelere harcadığımızı görüp, bizim koşullara ayak uyduruyorlar
  • gerçekten memnunsanız üçün beşin hesabını yapmayın, onlar için küçük rakamlar çok önemli
  • onları evin insanı gibi benimseyin öyle hissettirin
  • hele hele çocuğunuza bakıyorlarsa daha özenli olun. unutmayın o enerjiyle çocuğunuzu kucağına alacak
  • bir kendi hayatınıza bir onunkine bakın, zalim olmayın halinize şükredin
  • kendi yapamadığınız işler için istihdam ettiğiniz bu insana eleştirel bir gözle bakmayın
  • insiyatif kullanabilen bir çalışan olabilmesi için onu yüreklendirin
  • kendi ülkesinin yemeklerini yapması için izin verin