23 Ekim 2010 Cumartesi

cumartesi gecesi ateşi

Cuma gecelerini severim ama cumartesiler bir başkadır.
Cuma gecesi dışarı çıkarken hazırlanmak için çok zaman yoktur, ama cumartesi öyle mi..
Kardeşim bir yerlerde sevdiğine evlenme teklif ediyor.
Dostlarım kaç zamandır gitmek istediğimiz meyhanede bizsiz eğleniyor.
Bir başka yakınım bir yerlerde çok hasta, belki de son saatlerini yaşıyor
Koray yeni aldığı kuş sesleri kitabına bakarken, ben de şehirdeki vejeteryan dostu mekanları araştırıyorum
burnu tıkalı olduğu için uyuyamayan Ranaya uyuması için dönüşümlü olarak destek veriyoruz
hayat böyle

nevra ne olsun 1

Bugün sabah beşte Nevra sessizce uyandırdı beni.
Evet sessizce, annecim sanırım altıma kaçırdım biraz dedi.
Gece boyunca burnu tıkalı olduğu için uykuya bir türlü dalamayan Rana yeni uykuya dalmışken bu kez de böyle uyanmış olmak beni sinirlendirmedi.
Anneyim ben. Kızımı tuvalete götürdüm. Kıyafetlerini değiştirdim ve fazla kaçırmadığını üzülmemesini söyledim.
Bir dahaki sefere daha dikkatli olurum dedi.
Bu senin suçun değil, baban seni tuvalete götürecekti ama ben yatmadan gittiğini söyledim dedim.
Bu benim  suçum annecim diye ekledim.
Sarılıp birbirimiz öptük.
Nevra ne olursa olsun ama hayatta yaptığı hataların sorumluluğunu alabilsin.
Çok da uzatmasın yaptığı iyi işlerle de gurur duymayı da bilsin.
İleri baksın, geçmişe çok takılmasın.